1950 Bekirli doğumlu Mehmet Gürsoy, 10 yaşındayken ailesinin kararı üzerine Kütahya'ya taşındı. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde eğitimini tamamladı. 1975 yılında bir köy okulunda öğretmenlik yaparken çini sanatı ile karşılaştı ve çini motiflerini bir daha hayatından hiç çıkaramadı.
1986'da yapılan 1. Uluslararası Seramik Kongresi yarışmasında, birinciliği vazo ve tabak dalında, ikinciliği ise pano dalında kazandı. 2009 yılında UNESCO tarafından organize edilen "Yaşayan İnsan Hazinesi" (Living Human Treasures) ödülüne miras taşıyıcı kimliği ile layık görüldü. Yurtdışında 50'den fazla sergi ve fuara katılan Gürsoy "İznik Çinileri" denildiğinde akla gelen ilk isim oluyor.
İznik çiniciliğinin modernize edilerek hatırlatılmasında ve yeniden şekillenmesinde çok önemli bir rol oynayan ve 16. yüzyıldan beri bilinen çini sanatının günümüzdeki sayılı haleflerinden biri olan Mehmet Gürsoy şu anda Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nde çinicilik dersleri vererek bilinen çini motifleri ile sanatı ile ilgili bilgi ve tecrübelerini yeni nesillere aktarıyor:
Gürsoy’un eserleri dünyanın pek çok ülkesindeki Türk elçiliklerinde, müzelerin özel çini koleksiyonlarında ve Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi de dahil çok sayıda müzede sergilenmektedir.
Gürsoy’a göre:
Çini bir göz musikisidir.
Bu musikinin notaları laleler, karanfiller, güller ve sümbüllerdir.
Ayrıca çini kıymetli taşların rengini sır altına gizleme sanatıdır.